Translation of "الأساسية" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "الأساسية" in a sentence and their turkish translations:

الآليات النفسية الأساسية

Altta yatan psikolojik mekanizmalar

وكلهم يُدارون بقوانين الفيزيائية الأساسية

Ayrıca hepsi, mutfakta yumurta, çay bardakları,

وطريقتها الأساسية تعتمد على طرق نفسية،

ve ana yöntemi yüzyıllar boyunca sayısız sihirbaz tarafından geliştirilen

وكانت الوحدة التكتيكية الأساسية للمشاة كتيبة.

Piyadenin ana birliği taburdu.

الخطوط الأساسية في حياة مصطفى كمال أتاتورك.

Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatının genel hatları bu şekilde.

مبادئ التعليم الأساسية، وضعت في تلك الظروف.

temel eğitim ilkeleri, işte o zaman atılmıştır.

ولكن الجملة الأساسية قالها بعد هذه الجملة.

Ama asıl cümlesini bu cümleden hemen sonra söylemiştir.

كانت الوحدة التكتيكية الأساسية للمشاة هي كتيبة.

Temel taktik piyade birlikleri taburlardı.

أحد الأشياء الأساسية التي علينا فهمها هو السطح،

Anlamak istediğiniz önemli şeylerden biri yüzey,

وأصبحت أحد الأصناف التجارية الأساسية في القرن التاسع عشر

ve tadı o kadar hoşuna gidiyor ki

وهو أن الكثير من المقومات الأساسية في هوياتنا القومية

Kendi ulusal kimliğimizin parçası olarak gördüğümüz pek çok şey

الأسئلة الأساسية حول كيفية إرسال رواد فضاء إلى القمر.

astronotları Ay'a nasıl göndereceği konusunda bazı temel sorularla karşı karşıya kaldı .

وكانت فكرته الأساسية هي إذا كان الجميع يتصرف بمصالحهم الذاتية،

Temel fikri şu; herkes kendi çıkarına yönelik davranışta bulunursa

ولكن لو لم ننتبه إلى ذلك، فإننا نفقدُ النقاط الأساسية المهمة،

Ama bunları atlarsak önemli noktaların anahtarını atlamış oluruz

‫القاعدة الأساسية للسلامة، لا تهرب أبداً...‬ ‫لأن ذلك يُطلق محفزاً فطرياً لمطاردتك وإمساكك.‬

Kedi Güvenliği Ders Bir: Asla koşmayın... Çünkü sizi kovalamasını sağlayan bir içgüdü devreye girer.

يجب أن تهدف التربية إلى إنماء شخصية الإنسان وإلى تعزيز احترام الإنسان والحريات الأساسية وتنمية التفاهم والتسامح والصداقة بين جميع الشعوب والجماعات العنصرية أو الدينية، وإلى زيادة مجهود الأمم المتحدة لحفظ السلام.

Öğretim insan şahsiyetinin tam gelişmesini ve insan haklarıyla ana hürriyetlerine saygının kuvvetlenmesini hedef almalıdır. Öğretim bütün milletler, ırk ve din grupları arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu teşvik etmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışın idamesi yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir.