Examples of using "وجهة" in a sentence and their turkish translations:
anlamanızı kolaylaştırayım.
o zaman bakış açınız değişmez --
Bu, makale yayınlamak isteyen
Tamamen ekonomik bir bakış açısından bakarsak
biliyorum ki bu onların bakış açısını ve yaklaşımını değiştirecektir.
onun duygusu, onun ruhu ona çok hitap edecek.
Ve sadece farklı bir görüş duymayın,
yaptığınız çalışmaya okuyucunun bakış açısıyla bakmanız lazım.
çünkü biz bunu çocuğun yaşadığı deneyimle görüyoruz.
sadece buradan bu açıdan anlamlıdır.
Aklımda, liderlik budur;
Ama Uruguay'ın, turistlerin kafayı bulmak için ziyaret edeceği
her zaman başarabilen bir arkadaşı vardır.
size sunduğum şu bakış açısını en azından dikkate alırsınız,
fakat hepsi 45 derece hareket yönüne bakıyor.
Sizin nazarınızda dediklerinin yüzde doksanı yanlış olabilir.
Bu yalnızca finansal açı.
Görüşlerimi beğenmeyebilirsiniz, ama düşündüklerimi söyleme hakkım var.
Askerî anlamda Gazze tamamen savunmasız. İsrail ordusunun güç gösterisi yapmak için bu bölgeyi seçmesinin sebebi bu.
Sami teknik açıdan iyi bir doktordu ama alkol bağımlılığı onun çalışmasını engelledi.