Translation of "Ali's" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Ali's" in a sentence and their turkish translations:

This book is Ali's.

Bu kitap Ali'nin.

This is Ali's book.

Bu, Ali'nin kitabı.

Ali's grandfather traded fabrics.

Ali'nin dedesi bezzazdı.

Ali's grandfather traded watermelons.

Ali'nin dedesi karpuzcuydu.

Ali's grandfather played drums.

Ali'nin dedesi davulcuydu.

Ali's grandfather traded vegetables.

Ali'nin dedesi zerzevatçıydı.

Ali's grandfather was an Armenian.

Ali'nin dedesi Ermeni'ymiş.

Ali's grandfather was a Frenchman.

Ali'nin dedesi Fransız'mış.

Ali's grandfather was a cobbler.

Ali'nin dedesi ayakkabı tamircisiydi.

Ali's grandfather was a painter.

Ali'nin dedesi boyacıydı.

Ali's grandfather was a gardener.

Ali'nin dedesi bahçevandı.

Ali's grandfather was a smith.

Ali'nin dedesi demirciydi.

Ali's grandpa was a solderer.

Ali'nin dedesi lehimciydi.

Ali's grandpa was a shoeshiner.

Ali'nin dedesi ayakkabı boyacısıydı.

Ali's grandpa was a pharmacist.

Ali'nin dedesi eczacıydı.

Ali's grandfather was a teacher.

Ali'nin dedesi hocaydı.

Ali's grandfather made muslim amulets.

Ali'nin dedesi muskacıydı.

Ali's grandfather was a preacher.

Ali'nin dedesi vaizdi.

Ali's grandfather was a healer.

Ali'nin dedesi şifacıydı.

Ali's grandfather was a corn trader.

- Ali'nin dedesi mısırcıydı.
- Ali'nin dedesi darıcıydı.

Ali's grandfather was a kebab cooker.

Ali'nin dedesi kebapçıydı.

Ali's grandfather made and traded toys.

Ali'nin dedesi oyuncakçıydı.

Ali's grandpa was a lathe operator.

Ali'nin dedesi tornacıydı.

Ali's grandfather gave injections to patients.

Ali'nin dedesi iğneciydi.

Ali's grandfather cooked and sold toasts.

Ali'nin dedesi tostçuydu.

Ali's grandfather was an ice cream trader.

Ali'nin dedesi dondurmacıydı.

Ali's grandfather was a funeral inventory trader.

Ali'nin dedesi levazımatçıydı.

Tom hid in Ali's house to escape lynching by the angry Tatoebans.

Tom, öfkeli Tatoebacıların lincinden kaçmak için Ali'nin evinde saklandı.