Translation of "Disguised" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Disguised" in a sentence and their turkish translations:

Tom could be disguised.

- Tom maskelenmiş olabilir.
- Tom kılık değiştirmiş olabilir.

Tom was well disguised.

Tom iyi gizlenmişti.

She disguised herself as him.

O, kendini o olarak gizledi.

Tom disguised himself as a fireman.

Tom kendini bir itfaiyeci olarak gizledi.

Tom was disguised as a janitor.

Tom bir odacı olarak kimliğini gizledi.

I disguised myself as a policeman.

Kendimi bir polis olarak gizledim.

Dan was disguised as a beggar.

Dan dilenci kılığına girdi.

He disguised himself as a woman.

O, kendini bir kadın kılığına soktu.

Tom disguised himself as a policeman.

Tom, bir polis olarak kılık değiştirdi.

Tom disguised himself as a priest.

Tom bir rahip olarak kendini gizledi.

Tom was disguised as a beggar.

Tom bir dilenci olarak kılık değiştirmişti.

I disguised myself as a repairman.

Tamirci kılığına girdim.

I disguised myself as a nun.

Bir rahibe kılığına girdim.

Tom disguised himself as a beggar.

Tom kendini bir dilenci olarak değiştirdi.

The thief disguised himself as a policeman.

Hırsız kendini polis olarak gizlemiş.

He disguised his sorrow with a smile.

Üzüntüsünü gülümsemeyle gizledi.

Tom disguised himself as a security guard.

- Tom bir güvenlik görevlisi olarak kimliğini gizledi.
- Tom kendini bir güvenlik görevlisi olarak gizledi.

The princess disguised herself as a page.

- Prenses bir komi olarak kılık değiştirdi.
- Prenses kendini bir komi olarak gizledi.

He got away disguised as a policeman.

O, bir polis kılığında kaçtı.

I disguised myself as a homeless person.

Ben evsiz bir kişi gibi kılık değiştirdim.

I got away disguised as a woman.

Kadın kılığına girip kaçtım.

The thief disguised himself as an old lady.

Hırsız yaşlı bir kadın olarak kendini gizledi.

The detective disguised himself as an old gentleman.

Dedektif kendini yaşlı bir beyefendi olarak kamufle etti.

He entered the bank disguised as a guard.

O, güvenlik görevlisi kılığında bankaya girdi.

- He hid his feelings.
- He disguised his feelings.

O, duygularını gizledi.

The princess disguised herself as a simple shepherdess.

Prenses basit bir çoban kılığına girdi.

Tom escaped from the castle, disguised as a woman.

Tom kaleden kaçtı, bir kadın olarak gizlendi.

They disguised themselves as fishermen and escaped in a boat.

Onlar kendilerini balıkçı olarak kamufle etti ve bir tekne ile kaçtı.

He disguised himself as a salesman and visited her house.

- O bir satıcı kılığına girdi ve onun evini ziyaret etti.
- Bir satıcı olarak kimliğini gizledi ve onun evini ziyaret etti.

- Tom disguised himself as a woman.
- Tom dressed up as a woman.

Tom bir kadın gibi giyindi.

Now he could have easily disguised that vocal completely but instead he chose to

Bu vokali kolaylıkla saklayabilirdi şarkıda, ama bunun onun