Examples of using "Quest" in a sentence and their turkish translations:
çabukluk arayışımızda uygunluk kalitenin yerini almış.
Onlar gömülü hazine arayışında çölü araştırdı.
suyun akacağı güzergahta,
- Çinli firmalar, dünya pazarını ele geçirmek için bir arayış başlattı.
- Çinli firmalar dünya pazarını ele geçirme arayışına girdi.
Bir sincap ruhu tarafından yönlendirilen çocuk araştırmasında başarılı olmuştu.
- O, gökyüzünün dünyaya dokunduğu noktayı bulmak için uzun ve zorlu bir araştırmaya devam etti.
- Gökyüzünün Dünya'ya temas ettiği noktayı bulmak için bir arayışa girdi
Aziz Augustine tarafından yazılan "İtiraflar" bize ortodokslukta biten entelektüel arayışın zamansız bir hikayesini anlatır.
Bizler gerçeklerin basit olduğunu düşünme hatasına düşmeye meyilliyiz çünkü basitlik, görevimizin amacı.