Examples of using "D'ébriété" in a sentence and their turkish translations:
Tom alkollü.
Sarhoşken araba sürüyordu.
Belli ki Tom sarhoş.
O sarhoş sürücü kazadan sorumlu.
Sarhoş sürücü geceyi nezarethanede geçirmek zorunda kaldı.
O sarhoş ve kızgındı.
Kendi güvenliğin için, sarhoş bir sürücüsü olan bir arabaya asla binme.
Tom Boston'da bir trafik kazasına karıştıktan sonra sarhoşken araba sürmekten suçlandı.