Examples of using "Zéro" in a sentence and their turkish translations:
Hiç gelmedi derseniz sıfır frank kazanırsınız.
Sıfır birden önce gelir.
Sıfırdan başlayan Steve Jobs
Ondan sıfıra kadar geri say.
Sıfır özel bir sayıdır.
İşe sıfırdan başlayacağız.
Tom sıfırdan başlamak istiyor.
Sıfırdan başladık.
Bu okulun kuralları çok katı.
- Su 0 santigrat derecede donar.
- Su sıfır santigrat derecede donar.
Sıfır, birden önce gelir.
Ben de sıfır randevu icat ettim.
Ben buna en baştan başladım.
Bizi takım 2-0 kaybetti.
Bugün sıcaklık sıfırın altında.
Hava sıcaklığı bugün bile sıfırın altında.
Termometreler çoğunlukla sıfırın altına iner.
Şimdi sıcaklık sıfırın altında on derece.
Su sıfır derecede donar, değil mi?
Hiç, sıfır, çok zamanımız yok.
olmayı çok isterken, kar amacı gütmediğim
Sıfır randevu bir içecek ve bir saat demek.
Termometre dün gece sıfıra düştü.
Su sıfır santigrat derecede donar, değil mi?
Bugün de hava sıcaklığı sıfırın altında.
Sıcaklık sadece donma noktasının üzerinde.
0-5 yaş grubu çocuklara öğretmenlik yapıyorum.
Eğer herhangi bir sayıyı sıfıra bölerseniz, sonuç tanımsızdır.
yanıldık ve ana-dil-yok kuralını
Bir sıfırı eksik yazdıklarını sandım.
Sıcaklık dün gece sıfırın altına düştü.
Uzun zamandan beri denedim, sonunda bugün başardım: sıfırdan ayırdım.
Kentimde sıcaklık sıfırın üzerinde bir derece.
Tom asık suratlı.
Sıcaklık artık pek çok gün boyunca sıfırın altında oldu.
Başladığımız yere dönüp farklı bir yol izlemek ve enkazı o şekilde bulmak istiyorsanız "Bölümü Tekrar Oynat"ı seçin.
Ama havalimanına geldiğimize göre göreve baştan başlayabiliriz. Tekrar gökyüzüne çıkmak isterseniz "Bölümü Tekrar Oynat"ı seçin.