Examples of using "Geschlecht" in a sentence and their turkish translations:
bir hastasına cinsiyet, ırk veya etnik kökenini sormak zorunda kalmamıştı.
Bu odadaki insanların hepsi aynı cinsiyete sahip.
Yeniden doğmuş olsaydın hangi cinsiyeti seçerdin?
Cinsiyetle iklimin bağlantısı negatif etkilerin ve güçlü çözümlerin
"Çocuğun cinsiyetini belirlemek için en iyi yol nedir?" "Onun bacaklarının arasına bak."
İnsanlar eski kafalı olduğumu söyleyebilir, ama bir insan evlilik öncesi cinsel ilişkiye girmemeli.
İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.