Examples of using "Lebensjahr" in a sentence and their turkish translations:
Tom'un altı yaşından beri yürüme sorunu var.
Maryse 20 yaşından önce nasıldı?
O, on yaşından beri İngilizce öğreniyor.
On üç yaşından beri Tom'u tanımaktayım.
5 yaşından önce ölen çocukların üçte biri yetersiz beslenmeden ölüyor.
Babam mayıs ayında kırk beş olacak.
Ben on yaşına kadar yatağı ıslatırdım.
On üç yaşından beri terapideyim.
Birisi bana Albert Einstein'ın "Sağduyu on sekiz yaşında kazanılan ön yargıların birikimidir." dediğini söyledi.