Examples of using "Ohrfeige" in a sentence and their turkish translations:
Onun yüzüne bir tokat attı.
Mary, Tom'u tokatladı.
Mary beni tokatladı.
Tokatlanmak ister misin?
İtalya için bu bir tokattır.
Ali çocuğa okkalı bir tokat attı.
O onu tokatladı.
Onun yüzüne tokat attım.
Onun yüzüne tokat attı.
Uslu durmazsan beş kardeş geliyor!
O beni öptü ve sonra onu tokatladım.
Ona tokat attım.
Yine de... bana tokat atmak zorunda değildi!