Examples of using "Radikalen" in a sentence and their turkish translations:
Radikaller bir oy ile başarısız oldu.
Bu fikirden tamamen vazgeçmelisin.
TV'nin icadı günlük hayatımızda köklü bir değişime neden oldu.
Mary her zaman sol eğilimli olmuştur, ama o Sol Parti için mecliste bir koltuğa sahip olduğundan beri, o, radikal kapitalizm eleştirisi ile bir medya yıldızı oldu.