Examples of using "Átadta" in a sentence and their turkish translations:
O, ona ceketini verdi.
Tom Mary'ye çantasını uzattı.
Tom fotoğrafları Mary'ye uzattı.
Tom Mary'ye cüzdanını uzattı.
Onu bir sonraki nesile vererek korudu.
Magdeburg'da kuşatılmış 25.000 Prusyalı Mareşal Ney'e teslim oldu
Çocuk otobüste koltuğunu yaşlı adama verdi.
Tom bir kağıt parçasına telefon numarasını yazdı ve onu Mary'ye verdi.
Tom cebinden bir parça kağıt aldı ve onu Mary'ye verdi.