Examples of using "órában" in a sentence and their turkish translations:
her sekiz saatlik vardiyada yeni biri geliyor.
Böyle pek uygunsuz saatlerde neden beni aramak zorundasın?
Bir sonraki saat içinde onun olma olasılığı nedir?
Ama sonra, bir saat geçmeden facia yaşandı.
O, köpeğini her gün aynı zamanda besledi.