Examples of using "Convinse" in a sentence and their turkish translations:
O, öğretmeni ikna etti.
O, Tom'la evlenmemesi için kızını ikna etti.
Tom, Mary'yi ikna etti.
Tom, John'un masum olduğu konusunda Mary'yi ikna etti.
Tom herkesi ikna etmedi.
Tom, Mary'yi terk etmeye ikna etti.
Tom beni ikna etti.
Tom Mary'yi bunu yapmaya ikna etti.
Tom Mary'yi araba sürmeye ikna etti.
Tom beni ikna etmedi.
O, kızını Tom'la evlenmemesi için ikna etti.
Tom Mary'yi partiye gitmesi için ikna etti.
Tom, Mary'yi motosikletini satması için ikna etti.
Tom bunun kendi hatası olmadığı konusunda Mary'yi ikna etti.
Tom Mary'nin haklı olduğuna beni ikna etti.
- Tom onunla kiliseye gitmem için benimle konuştu.
- Tom beni onunla kiliseye gitmeye ikna etti.
- Tom beni kendisiyle kiliseye gitmeye ikna etti.
- Tom beni kiliseye onunla gitmeye ikna etti.
Tom yeni bir bilgisayar alması için Mary'yi ikna etti.