Examples of using "Najważniejsze" in a sentence and their turkish translations:
ve en önemlisi
Ama kilit nokta şu:
Ve en önemlisi de, bunu görünür
Ancak önemli olan bu küçük şeyler.
İstediğin şey en önemli şeydir.
Daha fazla sebze yemen gerekli.
Para her şeyin sonu değildir.
Öncelikle erken kalkman gerekiyor.
Gebelikte ilk üç ay en kritik dönemdir.