Examples of using "Brilham" in a sentence and their turkish translations:
Karanlıkta ışıyorlar.
Ay ışığında ışıyorlar.
Mercanlar ışır.
Birçok yıldız gökyüzünde parlıyor.
Yıldızlar gökyüzünde parıldıyorlar.
Onun gözleri neşeyle parıldıyor.
Gözleri sevinçle parlıyor.
Tom'un gözleri eğlence ile parıldıyor.
Mutlu olduğunda gözleri parlar.
Sokaklar bahar güneşinde parlıyor.
Neden kedilerin gözleri karanlıkta parlar?
İnsanlar, metal gibi, sadece yüzeyde parlar.
Akreplerin morötesi ışık altında neden parladığı gizemini korumaktadır.
Işıyan tek şey mercanlar da değil. Resifte yaşayan her çeşit yaratık yapıyor bunu.
Miğferler parlıyor, benimki yok, şimdi teçhizatımız gemilerde yatıyor. "