1. Home
  2. Translation in context
  3. Portuguese-Turkish
  4. Elefantes

Translation of "Elefantes" in Turkish

0.057 sec.

Examples of using "Elefantes" in a sentence and their turkish translations:

- Eu gosto de elefantes.
- Gosto de elefantes.

Ben filleri severim.

Os elefantes espirram?

Filler hapşırabilir mi?

Os elefantes africanos dividem-se em dois grupos: elefantes-da-savana e elefantes-da-floresta.

Afrika filleri savana ve orman filleri olmak üzere iki farklı türe ayrılır.

Os elefantes africanos têm menos pelo que os elefantes asiáticos.

Afrika fillerinde, Asya fillerinden daha az saç vardır.

- Os elefantes africanos são maiores que os elefantes asiáticos.
- Os elefantes africanos são maiores que os asiáticos.

Afrika filleri, Asya fillerinden daha büyüktür.

Você gosta de elefantes.

Sen filleri seversin.

Os elefantes podem espirrar?

Filler hapşırabilir mi?

Você tem elefantes africanos?

Afrika fillerin var mı?

Os elefantes bebem água.

Filler su içer.

Os elefantes usam sapatos?

Filler ayakkabı giyer mi?

Os elefantes africanos têm orelhas maiores do que os elefantes asiáticos.

Afrika fillerinin, Asya fillerinden daha büyük kulakları vardır.

Os elefantes mal conseguem ver.

Filler zar zor görebiliyor.

De dia, os elefantes dominam.

Filler gündüzleri üstündür.

Mas os chamamentos dos elefantes...

Fakat fillerin imdat çağrıları...

Os elefantes têm duas orelhas.

Fillerin iki kulağı vardır.

Os elefantes são animais majestosos.

Filler heybetli hayvanlardır.

Os elefantes têm trombas compridas.

Fillerin uzun hortumları vardır.

Uma família de elefantes da floresta.

Ormanda yaşayan bir fil ailesi.

Quantos elefantes ainda existem na África?

Afrika'da kaç tane fil kaldı?

Infelizmente, os elefantes não cantam bem.

Ne yazık ki filler iyi şarkı söyleyemez.

Os elefantes não sabem andar de bicicleta.

- Filler bisiklet kullanamaz.
- Filler bisiklete binemez.

Os elefantes vão para uma área mais exposta.

Filler daha açık alanlara doğru ilerliyor.

... a noite trouxe tragédia à família de elefantes.

...gece, fil ailesine trajedi yaşatmış durumda.

Os elefantes são uma espécie ameaçada de extinção.

Filler nesli tükenmekte olan bir türdür.

Os elefantes vivem na Ásia e na África.

Filler Asya ve Afrika'da yaşarlar.

Os elefantes são muito asseados. Eles se lavam.

Filler çok temizdir.Onlar kendileri yıkanır.

É verdade que os elefantes têm boa memória?

Fillerin iyi hafızaları olduğu doğru mu?

Ele matou muitos leões, elefantes e outros animais.

O birçok aslan, fil ve diğer hayvanı vurdu.

Os elefantes dividem-se em três diferentes grupos.

Filler üç farklı türe ayrılır.

Edificou-se esta vila no caminho migratório dos elefantes.

birden fillerin göç yolu üzerinde bitiverdi.

Os elefantes eram mortos por causa de seu marfim.

Filler dişleri için öldürüldü.

Os elefantes são os maiores animais terrestres vivos atualmente.

Filler bugün yaşayan en büyük kara hayvanlarıdır.

Poucos elefantes gostariam de se mudar para a Europa.

Az sayıda fil Avrupa'ya gitmek için gönüllü olurdu.

Os elefantes são os maiores animais terrestres do mundo.

Filler, dünyanın en büyük kara hayvanlarıdır.

Liderados pela matriarca, uma manada de elefantes está em movimento.

Bir fil sürüsü, dişi liderlerinin öncülüğünde ilerlemekte.

Quais são as diferenças entre os elefantes Africano e Asiático ?

Afrika ve Asya filleri arasındaki farklar nedir?

- O elefante é um animal enorme.
- Os elefantes são animais grandes.

Filler iri bir hayvandır.

De dia, os elefantes passam a maior parte do tempo a alimentar-se à sombra.

Filler gündüzleri vakitlerinin çoğunu gölgede beslenerek geçirir.

A visão noturna dos elefantes é mais apurada do que a nossa, mas não se compara à dos leões.

Filler karanlıkta bizden iyi görür ama aslanın yanına bile yaklaşamazlar.

A temperatura de 22 oC é suportável. Esta família de elefantes tem de encontrar água potável antes de o Sol voltar.

22 dereceye düşen sıcaklığa katlanılabiliyor. Bu fil ailesi güneş çıkmadan içme suyu bulmak zorunda.