Examples of using "Escova" in a sentence and their turkish translations:
O dişlerini fırçalar .
O, atı fırçalar.
Fırçam nerede?
O sabahleyin saçını tarar.
O adam dişlerini fırçalıyor.
Kız evlat saçını fırçalar.
Fırçanı ödünç alabilir miyim?
Nereden bir fırça satın alabilirim?
Diş fırçanı unutma.
Bu bir diş fırçası.
Ne sıklıkta dişlerini fırçalarsın?
O benim diş fırçam mı?
Yeni bir diş fırçasına ihtiyacım var.
Tom her gün dişlerini fırçalar.
Diş fırçamı bulamıyorum.
Bu fırça deve kılından yapılmış.
O yemeklerinden sonra dişlerini fırçalar.
O, her sabah dişlerini fırçaladığını söylüyor.
Ben bir diş fırçası ile dişlerimi fırçalarım.
Bu şampuan güzel bir saç fırçası ile birlikte gelir.
Tom her zaman yemeklerden sonra dişlerini fırçalar.
O tuvalet fırçası banyoya ait, mutfağa değil.
Tom günde en az üç kere dişlerini fırçalar.
Çoğu kişi dişlerini günde en az iki kez fırçalar.