Examples of using "Tenista" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir tenisçiyim.
- Tenisçiyim.
- Ben bir tenisçiyim.
Tom'un ünlü bir tenis oyuncusu olma hayalleri vardı.
Sen bir tenis oyuncususun.
Ben, iyi bir tenis oyuncusu olduğunu duyuyorum.
Onun Fransa'da en iyi tenis oyuncusu olduğu söylenmektedir.
Bir genç kız olarak, Mary profesyonel bir tenis oyuncusu olmak istiyordu.
Margeret, geçen cumartesi babası ile tanıştın, çok iyi bir tenis oyuncusu.
İyi bir tenisçisin.
Tüm zamanların en büyük tenisçisi kimdir, Roger Federer mi yoksa Rafael Nadal mı?
Tom tanıdığım en iyi tenis oyuncusu.