Translation of "Görüyorsunuz" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Görüyorsunuz" in a sentence and their arabic translations:

Görüyorsunuz.

وقد استخدمت قبل فترة طويلة.

Şimdi ne görüyorsunuz?

ماذا ترون الآن؟

Başkalarını da görüyorsunuz:

ستقدر أيضاً على رؤية الآخرين،

Resimde ne görüyorsunuz?

- ماذا ترى في الصورة؟
- ماذا ترين في الصورة؟

Yıllar sonra, sonuçlarını görüyorsunuz.

وبعد سنين أترون العواقب

Kırılganlığı görüyorsunuz, değil mi?

أترون الهشاشة؟

Bunu tekrar tekrar görüyorsunuz.

نحن نرى هذا مرارًا وتكرارًا.

Çünkü görüyorsunuz hepimiz geriliriz,

لأنّنا جميعًا نتوتّر.

Burada cildin yüzeyini görüyorsunuz.

إن ما تشاهدوه هنا هو سطح الجلد،

Bakın değerli eşyalarınıda görüyorsunuz

أراك ترى الأشياء الثمينة الخاصة بك أيضا

Görüyorsunuz, sosyal ve siyasi meseleler

ترون هذه المشكلات الاجتماعية والسياسية،

Yaptığı şey - 23 boksör görüyorsunuz -

ما قد فعله هو جمع 23 ملاكما

Kedim Paco ve beni görüyorsunuz.

حسناً، ذلك أنا مع القط باكو.

Pencereden dışarı bakınca ne görüyorsunuz?

ما الذي تراه حين تلقي نظرة من نافذتك،

Bakın, şu küçük tüyleri görüyorsunuz.

‫انظر، ترى هذه الشعيرات الصغيرة.‬

Solda, Japonya'daki Magic Lantern'ı görüyorsunuz.

هنا على اليسار، لديكم ذ ماجيك لانترن في اليابان.

Üç farklı gezginimizi görüyorsunuz burada.

لدينا هنا ثلاث روفرات مختلفة.

Sonra gazetelerde şu manşeti görüyorsunuz

ثم ترى العنوان في الصحف

Iki temsili evren örneğini görüyorsunuz.

بنوعين مختلفين من المادة المظلمة.

Görüyorsunuz, öğrencilerimiz hayatlarının karmaşıklıklarını bilmenizi istiyor.

ترون، يرغب طلابنا بالفعل في أن نعرف مدى التعقيدات في حياتهم.

Esasen bu renkleri dallar gibi görüyorsunuz.

وترون ببساطة هذه الألوان كأنها تفرعات

Istakozların bir anda resiften fırladığını görüyorsunuz.

‫وترى فجأةً...‬ ‫حيوانات الكركند تخرج من الشعاب المرجانية.‬

Aradığı şey şurada, leşi görüyorsunuz, değil mi?

‫هذا ما يستهدفه، أترى الجثة هناك؟‬

Peki ya şunu söyleseydim: “Şuradaki kasabayı görüyorsunuz.

لكن إن قلت لهم: "أترون تلك البلدة هناك؟

Her on yılda kaç genç atletin öldüğünü görüyorsunuz.

كما ترون كل 10 سنين كم من الرياضيين اليافعين يموتون

Görüyorsunuz ki ben yedi yıl fazla mesai yapmışım.

لذا كما أحب أن أصفها، سبعة أعوام ووقت إضافي.

Bu kanyonların ne kadar kafa karıştırıcı olduğunu görüyorsunuz.

‫ترى كم أن هذه الوديان الضيقة محيرة.‬

Ama bir süre sonra, farklı orman türleri görüyorsunuz.

‫لكن بعد فترة،‬ ‫تلاحظ كل أنواع عشب البحر المختلفة.‬

Bir öğretmen olarak görüyorsunuz, ben toplum inşası adına görevimi biliyorum.

ودوري بصفتي معلمة هو بناء المجتمع.

Bakın bu görüntüde şuanda gerçek bir lahitten çıkarılan bir mumya görüyorsunuz

انظر ، في هذه الصورة ترى الآن مومياء مستخرجة من تابوت حقيقي