1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-English
  4. Bakire

Translation of "Bakire" in English

0.004 sec.

Examples of using "Bakire" in a sentence and their english translations:

Bakire Meryem, İsa'nın anasıdır.

The Virgin Mary is Jesus' mother.

O artık bakire değil.

She's not a virgin anymore.

Düşündüğüm gibi, o bir bakire!

As I thought, she's a virgin!

Bakire bir kızla evlenmek istiyorum.

I want to marry a virgin girl.

Sen bakire olmamalısın, değil mi?

You must not be a virgin, right?

- Tom hala bakire.
- Tom hâlâ bakir.

Tom is still a virgin.

Gerçekten onun bakire olduğunu düşünüyor musun?

Do you really think that she is a virgin?

Bir eşarp takan o kız bakire.

That girl who's wearing a scarf is a virgin.

Tevrat'ta Lut, bakire kızını toplu tecavüze uğraması için sunuyor.

In the Torah, Lot offers his virgin daughters to be gang raped.

- Hâlâ bakir misin?
- Hâlâ bakire misin?
- Hâlâ kız oğlan kız mısın?

Are you still a virgin?