Translation of "Binasında" in English

0.003 sec.

Examples of using "Binasında" in a sentence and their english translations:

Tom kulüp binasında.

Tom is in the clubhouse.

Onlar belediye binasında evlenecekler.

They are going to get married in the town hall.

Onun eşi belediye binasında çalışıyor.

His wife works at the city hall.

"Onu adliye binasında alabilirsin, " katip ekledi.

"You can get it at the courthouse," the clerk added.

Kulüp binasında şapka giyilmesine izin verilmiyor.

Hats aren't allowed to be worn inside the clubhouse.

Tom benimle aynı apartman binasında yaşardı.

Tom used to live in the same apartment building as me.

Vatandaşlar belediye binasında sağlık hizmetleri konusunu tartışıyorlar.

Citizens are debating about health care at City Hall.

Onun en son çalışmaları belediye binasında sergileniyor. Onlar açıklama ötesinde harika.

His latest works are on display at the city hall. They are fabulous beyond description.

- Yaşadığım apartman binasında evcil hayvanlara izin verilmez.
- Yaşadığım apartmanda hayvan beslemek yasak.

Pets aren't allowed in the apartment building where I live.