1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-English
  4. Havalar

Translation of "Havalar" in English

0.004 sec.

Examples of using "Havalar" in a sentence and their english translations:

Havalar ısındı.

The weather has become warmer.

Şüphesiz havalar düzelecektir.

Surely the weather will become fine.

Su kıtlığı havalar yüzündendir.

The water shortage is due to the weather.

Bu sıcak havalar uzun sürmez.

These hot spells don't last long.

Bir süreliğine daha havalar güzel olacak.

We're going to have good weather for awhile.

Havalar daha sıcak oluncaya kadar seyahatimi erteleyeceğim.

I'll postpone my trip to Scotland until it's warmer.

Umarım bu fırtınalı havalar daha fazla sürmez.

I hope this stormy weather won't go on.

İngiltere'ye olan gezimi havalar ısınana kadar erteleyeceğim.

I'll postpone my trip to England until it gets warmer.

Bir düşünün: İyi havalar, güzel plajlar ve para.

Think about it: Good weather, good beaches and money.

Havalar daha sıcak oluncaya kadar İskoçya seyahatimi erteleyeceğim.

- I will postpone my trip to Scotland until it is warmer.
- I'll postpone my trip to Scotland until it's warmer.

- Orada hava nasıl?
- Orada havalar nasıl?
- Oranın havası nasıl?

What's the weather like there?