Translation of "Hayatımda" in English

0.020 sec.

Examples of using "Hayatımda" in a sentence and their english translations:

Sadece "günlük hayatımda

She simply asked,

Hayatımda kimse yok.

I don't have anyone in my life.

- Hayatımda hiç daha iyi hissetmedim.
- Hayatımda daha iyi hissetmedim.

I've never felt better in my life.

- Hayatımda birçok hata yaptım.
- Hayatımda bir sürü hata yaptım.

I've made many mistakes in my life.

Balıkçılık benim hayatımda yok.

Fishing is not in my life.

Hayatımda karşılaştığım ilk aktördü.

He was the first actor I had met in my life.

Hayatımda hiç kimseye vurmadım.

I've never hit anyone in my life.

Hayatımda hiç geç kalmadım.

I've never been late in my life.

Ben hayatımda ne yapıyorum?

What am I doing with my life?

Hayatımda hiçbir şey çalmadım!

I have never stolen anything in my life!

Hayatımda sana ihtiyacım var.

I need you in my life.

Mary'yi tekrar hayatımda istiyorum.

I want Mary back in my life.

Hayatımda onlara ihtiyacım var.

I need them in my life.

Hayatımda ona ihtiyacım var.

I need him in my life.

Geçmiş hayatımda bir ormandım.

In my past life, I was a forest.

Hayatımda çeşitli hatalar yaptım.

I've made several mistakes in my life.

Hayatımda hiç fıkra anlatmadım.

I've never told a joke in my life.

Hayatımda hiç sigara içmedim.

I've never smoked in my life.

Hayatımda aldığım en iyi yardım;

Now in my life, the best help I've ever received

Hayatımda yeni bir sayfa açmıştım.

to pursue the next chapter of my life.

Hayatımda en önemli kişi sizsiniz.

- You are the most important person in my life.
- You're the most important person in my life.

Hayatımda dinlediğim en sıkıcı şarkı.

That's the most annoying song I've ever heard.

Tek istediğim hayatımda özel biri.

All I want is someone special in my life.

Hayatımda asla daha mutlu olmadım.

I've never been happier in my life.

Ben hayatımda ilk kez mutluyum.

I'm happy for the first time in life.

Hayatımda bazı aptalca şeyler yaptım.

I've done some stupid things in my life.

Hayatımda hiç böyle küçük düşürülmedim.

I was never so humiliated in my life.

Hayatımda bazı korkunç şeyler yaptım.

I've done some terrible things in my life.

Hayatımda hiç daha ciddi olmadım.

I've never been more serious in my life.

Asla hayatımda bir şey çalmadım.

- I've never stolen anything in my life.
- I have never stolen anything in my life!

Hayatımda asla bir şey kazanmadım.

I've never won anything in my life.

Hayatımda bir damla bile içmedim.

I never drank a drop in my life.

Hayatımda bir sigara bile içmedim.

- I have never smoked a cigarette in my life.
- I've never smoked a cigarette in my life.

Hayatımda hiç uyku tulumu giymedim.

I've never worn a sleeping gown in my life.

Hayatımda böyle bir şey olmayacak.

That isn't likely to happen in my lifetime.

Hayatımda hiç daha aç olmadım.

I've never been hungrier in my life!

Hayatımda bir kadına ihtiyacım var.

I need a woman in my life.

Hayatımda başka bir adam var.

I have another man in my life.

Hayatımda bir sürü şey oldu.

A lot of shit has happened in my life.

Hayatımda şehirden ayrılmayı hiç düşünmedim.

Never in my life have I thought of leaving the town.

Hayatımda birçok aptalca hata yaptım.

I've made a lot of stupid mistakes in my life.

Hayatımda duyduğum en güzel şarkı.

This is the most beautiful song I've ever heard in my life.

Hayatımda asla hiçbir şey çizmedim.

I have never drawn anything in my life.

Hayatımda romantizm için yer yok.

There is no room for romance in my life.

Hayatımda hiç o kadar korkmamıştım.

I'd never been so scared in my life.

- Bu, hayatımda gördüğüm en aptalca şey.
- Bu, hayatımda gördüğüm en ahmakça şey.

It's the most idiotic thing I've seen in my life.

Kariyer hayatımda ilk fark ettiğim şey

the thing I realized early on in my nonprofit career

Hayatımda çok faydalı bir iş yapıyor,

it's doing something that's really useful in my life

Tom, "hayatımda bir kitap okumadım" dedi.

"I haven't read a book in my life", said Tom.

Hayatımda bir sürü aptalca şeyler yaptım.

I've done many stupid things in my life.

Hayatımda Naz gibi önemli birisi yok.

There is no one in my life as important as Naz.

Hayatımda bir sürü garip şeyler gördüm.

I've seen a lot of strange things in my life.

Bu hayatımda duyduğum en güzel şeydi.

That was the most beautiful thing I've ever heard.

Hayatımda ilk defa Roma'yı ziyaret ettim.

I visited Rome for the first time in my life.

Hayatımda hiç bu kadar mahcup olmadım.

I've never been so embarrassed in my life.

Hayatımda daha önce onu hiç görmedim.

I've never seen that before in my life.

Hayatımda seni daha önce hiç görmedim.

I've never seen you before in my life.

Onlar hayatımda gördüğüm en iyi oyunculardır.

They are the best players I've seen in my life.

Hayatımda sarı bir denizaltı hiç görmedim.

I've never seen a yellow submarine in my life.

Hayatımda onu daha önce hiç görmedim.

I've never seen her before in my life.

Hayatımda duyduğum en iyi isim bu.

That's the best name I've ever heard.

Bu hayatımda gördüğüm en güzel devekuşu.

This is the most beautiful ostrich I've ever seen.

Asla hayatımda böyle bir şey duymadım.

Never in my life have I heard such a thing.

Bence ben önceki hayatımda bir prensestim.

I think that I was a princess in a past life.

Hayatımda asla bir gün hasta olmadım.

I've never been sick a day in my life.

Sanırım, hayatımda ilk kez onu anladım.

I think that, for the first time in my life, I understood her.

Hayatımda ilk defa bir uçağa bindim.

I took an airplane for the first time in my life.

Hayatımda gördüğüm en güzel resimlerden biri.

This is one of the most beautiful paintings I've ever seen in my life.

Hayatımda bir kez parfüm yapmak istiyorum.

For once in my life I want to make perfumes.

Sami hayatımda gördüğüm en sert adam.

Sami is the toughest guy I've ever met in my life.

Kişisel hayatımda yaptığım şey seni ilgilendirmez.

What I do in my personal life is none of your business.

- Hayatımda bir aptalca hatadan daha fazlasını yaptım.
- Hayatımda aptalca bir hatadan daha fazlasını yaptım.

I've made more than one stupid mistake in my life.

Fakat bu hayatımda Fransızca konuştuğum ilk andı.

but this was the first time I had spoken French in my life,

Asla hayatımda böyle berbat bir kaza görmedim.

Never in my life have I seen such a terrible accident.

Hayatımda ilk kez doğru şeyi yapmak istiyorum.

For once in my life, I want to do the right thing.

Hayatımda hiç bu kadar çok sincap görmemiştim.

I had never seen so many squirrels in my life.

Hayatımda hiç bu kadar çok ağaç görmedim.

I've never seen so many trees in my life.

Sigarayı bırakmak hayatımda yaptığım en zor şeydi.

To give up smoking was the hardest thing I've done in my life.

Ben bütün hayatımda hiç kovboy çizmesi giymedim.

I've never worn cowboy boots in my whole life.

Hayatımda daha önce bu kadını hiç görmedim.

I've never seen this woman before in my life.

Hayatımda bu kadar çok şikayet hiç duymadım.

I've never heard so much complaining in my life.

Hayatımda hiçbir şeyi bu kadar çok istemedim.

I've never wanted anything so much in my life.

Hayatımda neler olup bittiğini nasıl yazacağımı bilmiyorum.

I don't know how to write about what's going on in my life.

Hayatımda hiç bu kadar çok kan görmedim.

I've never seen so much blood in my life.

Hayatımda hiç böylesine huzurlu bir görüntü görmedim.

Never in my life have I seen such a peaceful sight.

Hayatımda hiç böyle bir çetin ceviz görmedim.

I've never seen such a tough nut.

Ben sadece hayatımda biraz daha çeşitlilik istiyorum.

I just want a little more variety in my life.

Ben sadece hayatımda biraz daha heyecan istiyorum.

I just want a little more excitement in my life.

Bu insanları daha önce hayatımda hiç görmedim.

I've never seen these people before in my life.

Hayatımda hiçbir şeyden bu kadar emin olmadım.

- I've never been so sure of anything in my life.
- I've never been more certain of anything in my life.

Benim hayatımda Mars'a bir yolculuk mümkün olabilir.

A trip to Mars may become possible in my lifetime.

Hayatımda hiç böyle berbat bir hikaye duymadım.

Never in my life have I heard such a terrible story!