Translation of "Kırsalında" in English

0.002 sec.

Examples of using "Kırsalında" in a sentence and their english translations:

Gençleri Hindistan kırsalında

I met Jayaprakash Narayan,

Leyla, İngiltere kırsalında yaşıyordu.

Layla lived in rural England.

Leyla, İngiltere kırsalında büyüdü.

Layla grew up in rural England.

Tom'un kilisesi Meksika kırsalında yetimhaneler inşa ediyor.

Tom's church builds orphanages in rural Mexico.

Siyah alaca sığır sürüsü İngiliz kırsalında bir tarlada otlar.

A herd of Friesian cattle is grazing in a field in the British countryside.

- Sami Mısır'ın kırsalında büyüdü.
- Sami Mısır'ın kırsal kesiminde büyüdü.

Sami grew up in rural Egypt.

- Tom, kırsal Avustralya'da yaşamaktan hoşlanıyordu.
- Tom, Avustralya kırsalında yaşamaktan hoşlanıyordu.

Tom liked living in rural Australia.