1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-English
  4. Kolej

Translation of "Kolej" in English

0.004 sec.

Examples of using "Kolej" in a sentence and their english translations:

Tom kolej eğitimli.

Tom is college-educated.

Kolej üniversite ile bağlı.

The college is affiliated with the university.

Onların hepsi kolej öğrencisidir.

- They are all college students.
- They're all college students.

Kolej çocuklarına Fransızca öğretirim.

I teach French to college kids.

Onlar çoğunlukla kolej öğrencileriydi.

They were, for the most part, college students.

Leyla, Sami'nin kolej aşkıydı.

Layla was Sami's college sweetheart.

Kolej bay Smith tarafından kuruldu.

The college was founded by Mr Smith.

Tom şimdi kolej futbol oyuncusu.

Tom is a college football player now.

- Kolej günlerimin anılarını hatırlarım.
- Kolej günlerimin hatıraları aklıma geliyor.
- Üniversite günlerimin hatıraları aklıma geliyor.

Memories of my college days come to my mind.

Konuşmacı bazı kolej günlerinin anıları üzerinde durdu.

The lecturer dwelt on some memories of his college days.

Bu sorunun erken uyarıcısı (maden kanaryası) kolej kampüsleri.

The canary in the coal mine for this issue is actually college campuses.

- Emily bir üniversite öğrencisidir.
- Emily bir kolej öğrencisidir.

- Emily is a student.
- Emily is a college student.
- Emily is a university student.

Fadıl kolej boyunca Leyla'yla flört etmeye devam etti.

Throughout college, Fadil continued to date Layla.

- Tom, Mary'nin kolej sevgilisiydi.
- Tom, Mary'nin üniversite aşkıydı.

Tom was Mary's college sweetheart.

O ilk kez Tokyo'ya geldiğinde bu kolej henüz açılmamıştı.

When he came to Tokyo for the first time, this college had not been opened yet.

Markku kolej eğitimine sahip bir oğlu olmasını çok istedi.

Markku badly wanted to have a son with a college education.

- Tom ve Mary kolej öğrencisidirler.
- Tom ve Mary yüksekokul öğrencisidirler.

Tom and Mary are college students.

- Ebeveynleri onun kolej eğitimi için birikim yapıyorlar.
- Onun ebeveynleri onun üniversite eğitimi için para biriktiriyor.

His parents are saving for his college education.