1. Home
  2. Translation in context
  3. Turkish-English
  4. Tomun

Translation of "Tomun" in English

0.539 sec.

Examples of using "Tomun" in a sentence and their english translations:

Tomun gitmesini sağla.

Make Tom go away.

Tomun söylemesi gerekiyor.

Tom needs to enunciate.

Tomun kelepçelenmesi gerekiyor.

Tom needs to be handcuffed.

Tomun nereye gittiğini öğrenelim.

Let's find out where Tom went.

Tomun köpeği süpürülmekten hoşlanır.

Tom's dog enjoys being hoovered.

Tomun düşük tansiyonu var

Tom has low blood pressure.

Tomun yaptığı şey aptalcaydı.

What Tom did was foolish.

Tomun ağlamayı bırakması gerekiyor.

Tom needs to stop crying.

Tomun endişelenmesine gerek yoktu.

Tom didn't have to worry.

Tomun bana ihtiyacı yoktu.

Tom didn't need me.

Tomun başını belaya sokmadı.

Tom didn't get into trouble.

Tomun okula gitmesi gerekmiyordu.

- Tom didn't need to go to school.
- Tom didn't have to go to school.

Tomun konuşmasına gerek yoktu.

Tom didn't need to talk.

Tomun saklanmasına gerek yoktu.

Tom didn't need to hide.

Tomun geçmişi onunla arayı kapattı.

Tom's past caught up with him.

Tomun onu kasıtlı yapacağını sanmıyorum.

- I don't think Tom would do that on purpose.
- I don't think that Tom would do that on purpose.

Tomun nereye gittiğini merak ediyordum.

I wondered where Tom went.

Bu sadece Tomun hatası değil.

- It's not just Tom's fault.
- It isn't just Tom's fault.

Tomun bunu yapması gerekiyorsa şaşırmam.

I wouldn't be surprised if Tom needed to do that.

Tomun benimle kalmasına gerek yoktu.

Tom didn't need to stay with me.

Tomun onu yapacak havada olmadığını görebiliyordu.

I could see Tom wasn't in the mood to do that.

Gerçekten Tomun Mary'yi öptüğünü gördün mü?

Did you actually see Tom kissing Mary?

Tomun bana neler olduğunu anlatması gerekmiyordu.

Tom didn't need to tell me what had happened.

Tomun bunu yapmasına gerek yoktu, değil mi?

Tom didn't need to do that, did he?

- Tomun benimle gitmesi gerekmiyordu.
- Tom'un benimle gitmesine gerek yoktu.

Tom didn't need to go with me.

Tomun takım elbise giymesi ve kravat takması gerekmiyordu, ama yaptı.

Tom didn't need to wear a suit and tie, but he did.

- Tomun bunu yapmadığını sana düşündüren şey nedir?
- Tom'un onu yapmadığınıı sana düşündüren ne?

What makes you think Tom doesn't do that?