Translation of "Gelmeden" in Japanese

0.005 sec.

Examples of using "Gelmeden" in a sentence and their japanese translations:

Gece tekrar gelmeden önce...

‎暖かい日差しを楽しもう

Sen gelmeden önce hastanedeydim.

君が来る前に病院へ行ってきた。

Yardım gelmeden saatlerce bekledik.

救助が来るまで私達は何時間も待った。

O gelmeden saatler önceydi.

何時間もたって彼は気がついた。

Lütfen gelmeden önce ara.

電話をしてからきてください。

Annen aklıma gelmeden sana bakamıyorum.

君をみると、君のお母さんを思い出す。

Otobüs gelmeden önce çok bekledim.

そんなに待たないうちにバスが来た。

Kaza ben gelmeden önce oldu.

その事故は私がくる前に起こった。

Ben gelmeden önce iş tamamlanmıştı.

その仕事は私が到着する前に完成していた。

Gelmeden önce niçin telefon etmedin?

来る前になぜ電話をかけてくれなかったの。

Lütfen gelmeden önce beni ara.

電話をしてからきてください。

İş ben gelmeden önce bitmişti.

その仕事は私が到着する前に完成していた。

O gelmeden önce çok beklememiştim.

- あまり待たないうちに彼が現れた。
- 彼が現れるまで長くは待たなかった。

Sen gelmeden önce o gitmiş olacak.

- 君が帰る前に彼女はいなくなっているだろう。
- 君が戻る前に彼女は帰ってしまっているよ。

Yaz gelmeden önce bu tohumları ek.

夏が始まる前にこれらの種をまきなさい。

Mary gelmeden önce on dakika beklememiştim.

10分も待たないうちに、メアリーが来ました。

O gelmeden uzun zaman önce değildi.

- 彼女はほどなくやってきた。
- 待つほどもなく彼女はやって来た。

O gelmeden uzun süre önce değildi.

彼はまもなく到着した。

Babam eve gelmeden önce uykuya daldım.

- 僕はお父さんが帰ってくる前に眠ってしまった。
- 父が帰宅する前に眠ってしまった。

Sen gelmeden önce ben oraya geleceğim.

- 私が先にそこへ着くよ。
- 私の方が先にそこに着くから。

Sen gelmeden önce ben zaten çıkmıştım.

あなたが帰ったとき、私はもう出てしまっていた。

O gelmeden önce bütün yemek yenmiş.

ごちそうはみんな彼が来ないうちに食べられてしまった。

O gelmeden önce uzun süre beklemedim.

- 待つほどもなく彼はやって来た。
- あまり長く待たない内に彼がきた。

Misafirleri gelmeden önce, o odasını temizledi.

彼女は客が来ないうちに、部屋を掃除した。

Eve gelmeden önce ekmek alırsan harika olur.

帰りにパンを買ってきて下さるとありがたいんだけれど。

O, kocası gelmeden önce bir haftadır hastanedeydi.

彼女は夫が戻る前に1週間入院していた。

Tokyo'ya gelmeden önce Osaka'da on yıl yaşadık.

東京に来る前に私たちは大阪に10年間住んでいた。

O buraya gelmeden önce terk ediyor olacağız.

あなたが来る前に私たちは行ってしまうよ。

Tokyo'ya gelmeden önce on yıl Sendai'de yaşamıştım.

私は東京に来るまでに10年間仙台に住んでいました。

Sen gelmeden önce lütfen bana telefon et.

電話をしてからきてください。

Buraya gelmeden önce evde yemek yedin mi?

家で食べてきたの?

Siz gelmeden uzun süre önce buradan ayrıldı.

彼女は君が着くずっと前にここを去った。

Baban eve gelmeden önce ev ödevini bitir.

お父さんが帰るまでに宿題をすませなさい。

Tokyo'ya gelmeden önce on yıldır Osaka'da yaşıyorduk.

東京に来る前に私たちは大阪に10年間住んでいた。

David gelmeden önce, Samantha masayı hazırlamaya başladı.

サマンサはデイヴィッドが到着する前に食事をテーブルの用意を始めました。

Benim yemek neredeyse ben mutfağa gelmeden yanmış.

私が台所に戻った時、私の料理はもうすぐ焦げるところだった。

Şu anki görev, helikopter beni kurtarmaya gelmeden önce

今回の任務は一晩 生き延びることだ

Annem ve babam gelmeden önce evi temizlemek istiyorum.

両親が来る前に、家を掃除しようと思う。

Tokyo'ya gelmeden önce on yıl boyunca Osaka'da yaşadık.

東京に来る前に私たちは大阪に10年間住んでいた。

Ben eve gelmeden yatarsan benim için fark etmez.

俺が帰る前に、先に寝てていいよ。

Küçükken yatağımı ıslatırdım fakat yedi yaşına gelmeden önce vazgeçtim.

私は小さい頃よくおねしょをしたものだったが、7歳までには直った。

Tokyo'ya gelmeden önce, Bay Sato memleketinde bir süpermarket çalıştırdı.

佐藤氏は上京する前は生まれ故郷でスーパーを経営していた。

Anne puma ile dört küçük yavrusu gece gelmeden sıcağın tadını çıkarıyor.

‎ピューマの母子は日暮れ前に ‎暖かい日光を楽しんでいる

Dr. Kim gelmeden önce bir hafta boyunca çocuğu ağır hasta olmuştu.

彼女の子供はキム医師が到着するまで1週間重病だった。

- Mary gelmeden önce uzun süre beklememiştim.
- Mary gelene kadar çok beklememiştim.

待つほどもなくメアリーが来た。

Buraya gelmeden önce buraya gelme ihtimaline karşı, yanımdaki kapı komşuma bir anahtar bırakacağım.

あなたが先に帰ってくるといけないので、お隣に鍵を預けておきます。

- Yangın, itfaiyeciler gelmeden önce yandaki binaya yayılmıştı.
- İtfaiyeciler gelene kadar yangın bitişik binaya sıçramıştı.
- İtfaiyeciler geldiğinde yangın çoktan yandaki binaya geçmişti.

火は消防士が到着する前に、隣の建物へ広がってしまった。