Translation of "Yapıyorlar" in Polish

0.005 sec.

Examples of using "Yapıyorlar" in a sentence and their polish translations:

Erkekler ne yapıyorlar?

Co robią mężczyźni?

Orada ne yapıyorlar?

Co oni tam robią?

Neden onu yapıyorlar?

Dlaczego to robią?

Temas ederek seks yapıyorlar.

to członek i penetrowana część.

Bu insanlar ne yapıyorlar?

Co robią ci ludzie?

Sabah. Çocuklar kahvaltı yapıyorlar.

Jest ranek. Dzieci jedzą śniadanie.

Onlar orada ne yapıyorlar?

Co oni tam robią?

Sanırım onu bilerek yapıyorlar.

Myślę, że oni to robią celowo.

Onlar şimdi kahvaltı yapıyorlar.

Oni jedzą teraz śniadanie.

Uyuyorlar, besleniyorlar hatta doğum yapıyorlar.

Spać, jeść, rodzić.

Karanlıkta uzun mesafeli çağrı yapıyorlar.

Docierające daleko nawoływania w ciemności.

Büyükbabalarım ve büyükannelerim ne yapıyorlar?

Czym zajmują się moi dziadkowie?

Orada tam olarak ne yapıyorlar?

Co oni tu dokładnie robią?

Bu mülkte mükemmel sirke yapıyorlar.

W tej posiadłości robią świetny ocet.

Tom ve babası bir ağaç ev yapıyorlar.

Tom buduje z ojcem domek na drzewie.

Onu da bir ağacın kökünde haftada bir yapıyorlar.

Robią to raz w tygodniu u podstawy drzewa.

Genel gürültüyü delip geçen bir frekansta çağrı yapıyorlar.

Nawołują na częstotliwości, która przebija się przez ten hałas.

Yarım milyon kadar yavru yapıyorlar. Çok azı hayatta kalıyor.

Mają nawet pół miliona młodych. Garstka przeżywa.

- Tom ve Mary burada ne yapıyor?
- Tom ve Mary burada ne yapıyorlar?

Co tu robią Tom i Mary?