Translation of "Kameralar" in Portuguese

0.003 sec.

Examples of using "Kameralar" in a sentence and their portuguese translations:

Bu kameralar Japonya'da üretilir.

Estas câmeras são feitas no Japão.

Her yerde kameralar var.

Há câmeras por toda parte.

Her yerde gizli kameralar vardı.

- Tinham câmeras escondidas em todos os lugares.
- Havia câmeras escondidas em todos os lugares.

Ama düşük ışıkta görmeye ayarlı kameralar...

Mas câmaras especiais para filmar com pouca luz...

Düşük ışığa duyarlı kameralar Mumbai sokaklarında kol gezen...

As câmaras de filmagem com pouca luz revelam os predadores poderosos...

Dijital fotoğraf makineleri basit kameralar kadar iyi değildir.

As máquinas digitais não são tão boas como as câmaras rudimentares.

Termal kameralar algıladıkları şeyi bize gösteriyor. Yavrunun yüzgecindeki sıcak kan.

As câmaras térmicas revelam aquilo que detetam... Sangue quente na barbatana da cria.

Gecenin bir yarısı. Düşük ışığa duyarlı kameralar çarpıcı bir görüntü yakalıyor.

Na calada da noite, câmaras de filmagem com pouca luz revelam uma imagem notável.

Son teknoloji kameralar, Dünya'nın en ikonik bazı hayvanları hakkında bildiklerimizi değiştiriyor.

Câmaras de ponta estão a mudar o nosso entendimento sobre alguns dos seres mais emblemáticos da Terra...

Ama düşük ışıkta çalışan kameralar farklı bir yaklaşımı olan bir türü ortaya çıkarıyor.

Mas câmaras especiais revelam uma espécie com uma abordagem diferente.