Translation of "Söyleyin" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "Söyleyin" in a sentence and their portuguese translations:

Açıkça söyleyin.

Di-lo claramente.

Bana gerçeği söyleyin.

Diga-me a verdade.

Bana ne istediğinizi söyleyin.

Diga-me o que queres.

Bana hangisini istediğinizi söyleyin.

- Diga-me qual o senhor quer.
- Diga-me qual você quer.

Bana ne düşündüğünüzü söyleyin.

Diga-me o que pensa.

Bana şaka yaptığınızı söyleyin!

Diga-me que você está brincando!

Bana nasıl hissettiğinizi söyleyin.

- Diga-me como você se sente.
- Digam-me como vocês se sentem.

Lütfen onu yeniden söyleyin!

Por favor, repita!

Uyuyor olduğumu Tom'a söyleyin.

Diga a Tom que estou dormindo.

Lütfen onu Fransızca söyleyin.

- Diga isso em francês, por favor,
- Em francês, por favor.
- Fala em francês.

Bana hangi filmi izlediğinizi söyleyin.

Digam-me que filme vocês viram.

Lütfen bana bilet numaranızı söyleyin.

Por favor, diz-me o número do teu bilhete.

Lütfen onu bir kez daha söyleyin.

Por favor, repita.

Bize bunun ne anlama geldiğini söyleyin.

Nos diga o que isso significa.

Lütfen bana bankaya nasıl gideceğimi söyleyin.

Por favor me diga como chegar ao banco.

Lütfen bana onun sinirlenme nedenini söyleyin.

Por favor, diga-me o motivo pelo qual ela ficou zangada.

Pencereden arkadaşlarınızla şarkı söyleyin, İtalya'daki insanlar gibi.

Cante das janelas com amigos, como as pessoas estão fazendo na Itália.

Bunu duyamamaya başladığınız zaman bana söyleyin lütfen.

Por favor me diga quando você não conseguir mais ouvir.

- Bunu yapmayacağımı Tom'a söyle.
- Bunu yapmayacağımı Tom'a söyleyin.

Diga a Tom que não vou fazer isso.

- Tom'a Boston'a gelmesini söyle.
- Tom'a Boston'a gelmesini söyleyin.

Diga a Tom para vir a Boston.

İstasyona gitmek için hangi otobüse bineceğimi lütfen bana söyleyin.

Por favor, me diga qual ônibus eu pego para ir à estação.

Bir şey söylemek istiyorsanız, devam edin ve onu söyleyin.

- Se você quer dizer algo, vá em frente e diga.
- Se vocês querem dizer algo, vão em frente e digam.
- Se queres dizer algo, vai em frente e diz.

Birkaç adım atın ve yürüdüğünüzde onun ağrıyıp ağrımadığını bana söyleyin.

Dê alguns passos e diga-me se dói quando você caminha.

- Söyle onlara, ben olmadan çıkmasınlar.
- Söyleyin onlara, bensiz çıkmasınlar.
- Ben yokken çıkmasınlar.

Diga-lhes para não sair sem mim.

Bu resme iyi bir göz atın ve beni onun içinde bulup bulamayacağınızı söyleyin.

Dê uma boa olhada nesta foto e diga-me se você consegue ou não me encontrar nela.