Translation of "Kullanabilir" in Spanish

0.006 sec.

Examples of using "Kullanabilir" in a sentence and their spanish translations:

- Ben tuvaletinizi kullanabilir miyim?
- Tuvaletinizi kullanabilir miyim?

- ¿Podría usar tu baño?
- ¿Puedo pasar al baño?
- ¿Puedo usar su baño?

Daktilonu kullanabilir miyim?

- ¿Puedo usar tu máquina de escribir?
- ¿Puedo usar su máquina de escribir?

Telefonunuzu kullanabilir miyim?

- ¿Puedo usar tu teléfono?
- ¿Podría utilizar su teléfono?

Bilgisayar kullanabilir misin?

Puedes usar una computadora?

Sözlüğünü kullanabilir miyim?

¿Puedo usar tu diccionario?

Bunu kullanabilir miyim?

¿Estoy en condiciones de usar esto?

Telefonunu kullanabilir miyim?

Me permitiría usar su teléfono, ¿por favor?

Tuvaleti kullanabilir miyim?

¿Puedo usar el baño?

Asansörü kullanabilir miyiz?

¿Se nos permite usar el ascensor?

Telefonu kullanabilir miyim?

- ¿Puedo usar el teléfono?
- ¿Puedo usar el móvil?

- Ben senin sözlüğünü kullanabilir miyim?
- Sözlüğünüzü kullanabilir miyim?

¿Puedo utilizar tu diccionario?

Ya da... Mataramı kullanabilir

O... ...podría usar mi termo.

Kredi kartımı kullanabilir miyim?

¿Puedo usar mi tarjeta de crédito?

Sağlık sigortamı kullanabilir miyim?

¿Puedo usar mi seguro médico?

Telefonunuzu kullanabilir miyim? - Elbette

"¿Puedo usar su teléfono?" "Por supuesto."

Bu bisikleti kullanabilir miyim?

¿Puedo usar esta bicicleta?

Tom bir araba kullanabilir.

Tom es capaz de conducir un auto.

"Sözlüğünü kullanabilir miyim?" "Tabii."

"¿Puedo usar tu diccionario?" "Por favor, claro que sí."

Bugün arabanı kullanabilir miyim?

- ¿Puedo usar tu carro hoy?
- ¿Puedo usar su carro hoy?
- ¿Puedo usar tu carro hoy día?
- ¿Puedo usar su carro hoy día?

Laptopumu banyoda kullanabilir miyim?

- ¿Puedo usar mi laptop en el baño?
- ¿Puedo usar mi portátil en la bañera?

Bu kalemi kullanabilir miyim?

¿Puedo usar este lápiz?

Herkes bu sözlüğü kullanabilir.

Cualquiera puede usar este diccionario.

Senin telefonunu kullanabilir miyim?

¿Puedo usar su teléfono?

Annen araba kullanabilir mi?

¿Tu madre sabe conducir un coche?

Ben tuvaleti kullanabilir miyim?

¿Podría usar el baño?

Tom bir forklifti kullanabilir.

- Tom sabe cómo manejar una carretilla elevadora.
- Tom sabe manejar una carretilla elevadora.

Bu kalem kullanabilir miyim?

¿Puedo usar este bolígrafo?

Arabanı kullanabilir miyim, baba?

¿Puedo usar tu coche, papá?

Kurşun kalemini kullanabilir miyim?

¿Podría usar tu lápiz?

Ben bilgisayarı kullanabilir miyim?

¿Puedo usar el ordenador?

Kredi kartı kullanabilir miyim?

¿Puedo usar una tarjeta de crédito?

- Ben senin kurşun kalemini kullanabilir miyim?
- Ben kalemini kullanabilir miyim?

¿Puedo usar tu lápiz?

- "Telefonu kullanabilir miyim?" "Lütfen çekinmeyin."
- "Telefonu kullanabilir miyim?" "Lütfen rahat olun."

- "¿Puedo hablar por teléfono?" "Sí, por favor."
- "¿Puedo llamar por teléfono?" "Sí, adelante."

Ben senin kalemini kullanabilir miyim?

¿Puedo usar tu bolígrafo?

Telefonu bir süre kullanabilir miyim?

¿Puedo usar el teléfono un rato?

Bu sözlüğü herhangi biri kullanabilir.

Cualquiera puede usar este diccionario.

"Bu telefonu kullanabilir miyim?" "Buyurun."

"¿Puedo usar este teléfono?" "Adelante."

Sözlüğünü bir dakikalığına kullanabilir miyim?

¿Puedo usar un poco tu diccionario?

Tom istediği zaman bisikletimi kullanabilir.

Tom puede usar mi bicicleta cuando quiera.

Ben tuvaletinizi kullanabilir miyim, lütfen?

¿Puedo usar su servicio, por favor?

Affedersiniz fakat telefonu kullanabilir miyim?

Disculpe, ¿puedo usar el teléfono?

Ben senin daktilonu kullanabilir miyim?

¿Puedo usar su máquina de escribir?

Soyadını beğeniyorum, onu kullanabilir miyim?

Me gusta tu apellido, ¿puedo tenerlo?

Affedersiniz fakat telefonunuzu kullanabilir miyim?

Disculpe, ¿puedo usar su teléfono?

Ben bu telefonu kullanabilir miyim?

¿Puedo usar este teléfono?

Senin bu sözlüğünü kullanabilir miyim?

¿Puedo usar este diccionario tuyo?

- Eğer Tom isterse video kameramı kullanabilir.
- Tom benim video kameramı kullanmak isterse kullanabilir.

Tom puede usar mi cámara de vídeo si quiere.

"Arabanı kullanabilir miyim?" "Tabii, devam et."

"¿Puedo usar tu coche?" "Seguro. Adelante."

Eğer Tom isterse video kameramı kullanabilir.

Tom puede usar mi cámara de vídeo si quiere.

Ya da normal bir el feneri kullanabilir

O puedo usar una linterna común

Sebzeler yetiştirmek için bu alanı kullanabilir miyim?

¿Puedo usar este lugar para cultivar verduras?

Silgini kullanabilir miyim? Benimkini kaybettim gibi görünüyor.

¿Puedo usar tu goma de borrar? Creo que he perdido la mía.

Bir kaleme ihtiyacım var. Sizinkilerden birini kullanabilir miyim?

Necesito un lápiz, ¿puedo usar uno de los tuyos?

Benim e-postamı kontrol etmek için bilgisayarınızı kullanabilir miyim?

¿Puedo usar tu ordenador para mirar mi correo?

- Nasıl araba süreceğini biliyor musun?
- Araba sürebilir misin?
- Bir araba sürebilir misin?
- Araba kullanabilir misin?

- ¿Sabes conducir?
- ¿Sabes conducir en coche?
- ¿Tú puedes conducir?
- ¿Sabéis conducir?
- ¿Puedes conducir un auto?