Examples of using "Exaggerated" in a sentence and their turkish translations:
Biz abarttık.
Ben abarttım.
- Tom abarttı.
- Tom abartmış.
Gösterişli, abartılı, devasa...
Belki abarttım.
Rapor abartılmış olabilir.
Bizim için onun sevgisi abartılı görünüyor.
Rapor, salonun kapasitesini abarttı.
O bir atılımı gerçekleştirmek için yeteneğini berbat bir şekilde abarttı.
Balıkçı yakaladığı balığın büyüklüğünü abarttı.
Olayların bu açıklaması tamamen abartılmış, üstelik doğru olsa bile.
Satıcı onun ürününü satmak için bazı abartılı iddialar ortaya attı.
O, abartılı bir inleme çıkardı ve elini kapı tokmağına koydu.