Translation of "久しぶり。" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "久しぶり。" in a sentence and their turkish translations:

- 久しぶりだね。
- お久しぶり。
- 久しぶり。
- 久しぶりです。

Uzun süredir seni görmedim.

- お久しぶり。
- 久しぶり。
- 久しぶりです。

Vay be! Uzun zaman oldu.

- 久しぶりだね。
- 久しぶり。
- 久しぶりです。

Uzun süredir seni görmedim.

- お久しぶり。
- 久しぶり。

Görüşmeyeli uzun zaman oldu.

- 久しぶりだね。
- お久しぶり。
- 久しぶり。
- 久しぶりです。
- ひさしぶりだね。

Uzun süre görüşmedik.

- 久しく会っていませんね。
- 久しぶりだね。
- お久しぶり。
- 久しぶり。
- 久しぶりです。

- Uzun süredir seni görmedim.
- Seni uzun bir zamandır görmedim.
- Sizi uzun bir zamandır görmedim.

- ねえ、久しぶりだね。
- よう、久しぶり。

Hey, uzun zamandır görüşemedik.

- 久しぶりだね。
- お久しぶり。
- 久しぶり。
- 久しぶりです。
- 前に会ってからしばらくぶりだね。

Onunla son karşılaştığımızdan beri kısa bir süre oldu.

お久しぶり。

Görüşmeyeli uzun zaman oldu.

- 大変お久しぶりですね。
- めっちゃ久しぶりやん。

Seni son gördüğümden beri uzun zaman oldu.

- ずいぶんになりますね。
- 久しぶりだね。
- お久しぶり。
- 久しぶりです。
- ひさしぶりだね。

Uzun bir zaman oldu.

前回と久しぶりね。

Son kezden beri bir süre oldu.

話すの久しぶりだね。

Son görüşmemizin üzerinden çok zaman geçti, değil mi?

親子は久しぶりにあった。

Baba ve oğul uzun bir ayrılıktan sonra buluştu.

やあビル、随分久しぶりだね。

Uzun süredir seni görmedim, Bill.

久しぶりに彼は帰ってきた。

Uzun bir yokluktan sonra geri döndü.

彼は久しぶりに学校に来た。

Uzun bir yokluktan sonra okula geldi.

こんにちは。お久しぶりです。

Merhaba. Epeydir görüşmedik.

ほんと随分久しぶりじゃない。

Evet, uzun bir zaman oldu.

こんな嬉しいサプライズは久しぶりだ。

Böylesine hoş bir sürprizle karşılaştığımdan beri uzun zaman oldu.

京都に久しぶりに大雪が降った。

Uzun süredir ilk kez Kyoto'da şiddetli kar yağdı.

私は久しぶりにその町を訪ねた。

Uzun süredir kasabayı ilk kez ziyaret ettim.

昨日は久しぶりに旧友に会った。

Dün uzun süre görmediğim eski bir arkadaşımla karşılaştım.

- 久しぶりだね。
- ご無沙汰しています。

Uzun zaman oldu!

彼女から久しぶりに電話があった。

Uzun zamandan beri ilk kez beni aradı.

トムさんはマアジャンをやるのは久しぶりだ。

Tom uzun süre çin dominosu oynamadı.

ほんとうに久しぶりに会いましたね。

Son karşılaştığımızdan beri oldukça uzun zaman oldu.

その言葉久しぶりに聞いた気がします。

Uzun zamandır o kelimeyi duyduğumu sanmıyorum.

久しぶりに来たけど全然変わってないな。

Buraya geldiğimden beri bir süre geçti ama hiçbir şey değişmedi.

久しぶりに話せてよかったよ。また話そうね。

Eski günlerdeki gibi sohbet etmek iyiydi. Bir ara yine konuşalım.

- 長いこと会わなかったね。
- 私は長い間あなたにあっていない。
- 久しく会っていませんね。
- ずいぶん長い間お目にかかりませんでした。
- ご無沙汰しました。
- 久しぶりだね。
- お久しぶり。
- 久しぶり。
- 久しぶりです。
- 前に会ってからしばらくぶりだね。

- Uzun süredir seni görmedim.
- Ben uzun süredir seni görmedim.

こんなに具合が悪くなったのは久しぶりです。

Bu kadar kötü hissettiğimden beri uzun zaman oldu.

久しぶりに昔の友人がひょっこり訪ねてきてくれた。

Eski arkadaşlarımdan biri uzun süredir ilk defa beni ziyaret etti.

久しぶりにみんなに会えるのを楽しみにしています。

Böylesine uzun bir süreden sonra hepinizle görüşmeyi dört gözle bekliyorum.

随分久しぶりだね。この前、僕が君に会ったのはいつだったかね。

Seni uzun zamandır görmedim. Seni en son ne zaman gördüğümü hatırlıyor musun?

久しぶりに会ったんだから、酒でも飲みながら、昔話にでも花を咲かせるとするか。

Tanıştığımızdan beri uzun zaman oldu, bir ya da iki içki içelim ve iyi eski günlerden konuşalım.

- 私はある画家のアトリエを久しぶりで訪ねたが、その画家は、新しいモデルを手に入れたばかりのところで、大いに上機嫌だつた。
- 私はある画家のアトリエを久しぶりで訪ねたが、その画家は、新しいモデルを手に入れたばかりのところで、大いに上機嫌だった。

Ben uzun süre ziyaret etmediğim bir ressamın atölyesini ziyaret ettim. Bu ressam az önce yeni bir model edindi ve çok iyi bir ruh hali içindeydi.