Examples of using "久しぶり。" in a sentence and their turkish translations:
Uzun süredir seni görmedim.
Vay be! Uzun zaman oldu.
Uzun süredir seni görmedim.
Görüşmeyeli uzun zaman oldu.
Uzun süre görüşmedik.
- Uzun süredir seni görmedim.
- Seni uzun bir zamandır görmedim.
- Sizi uzun bir zamandır görmedim.
Hey, uzun zamandır görüşemedik.
Onunla son karşılaştığımızdan beri kısa bir süre oldu.
Görüşmeyeli uzun zaman oldu.
Seni son gördüğümden beri uzun zaman oldu.
Uzun bir zaman oldu.
Son kezden beri bir süre oldu.
Son görüşmemizin üzerinden çok zaman geçti, değil mi?
Baba ve oğul uzun bir ayrılıktan sonra buluştu.
Uzun süredir seni görmedim, Bill.
Uzun bir yokluktan sonra geri döndü.
Uzun bir yokluktan sonra okula geldi.
Merhaba. Epeydir görüşmedik.
Evet, uzun bir zaman oldu.
Böylesine hoş bir sürprizle karşılaştığımdan beri uzun zaman oldu.
Uzun süredir ilk kez Kyoto'da şiddetli kar yağdı.
Uzun süredir kasabayı ilk kez ziyaret ettim.
Dün uzun süre görmediğim eski bir arkadaşımla karşılaştım.
Uzun zaman oldu!
Uzun zamandan beri ilk kez beni aradı.
Tom uzun süre çin dominosu oynamadı.
Son karşılaştığımızdan beri oldukça uzun zaman oldu.
Uzun zamandır o kelimeyi duyduğumu sanmıyorum.
Buraya geldiğimden beri bir süre geçti ama hiçbir şey değişmedi.
Eski günlerdeki gibi sohbet etmek iyiydi. Bir ara yine konuşalım.
- Uzun süredir seni görmedim.
- Ben uzun süredir seni görmedim.
Bu kadar kötü hissettiğimden beri uzun zaman oldu.
Eski arkadaşlarımdan biri uzun süredir ilk defa beni ziyaret etti.
Böylesine uzun bir süreden sonra hepinizle görüşmeyi dört gözle bekliyorum.
Seni uzun zamandır görmedim. Seni en son ne zaman gördüğümü hatırlıyor musun?
Tanıştığımızdan beri uzun zaman oldu, bir ya da iki içki içelim ve iyi eski günlerden konuşalım.
Ben uzun süre ziyaret etmediğim bir ressamın atölyesini ziyaret ettim. Bu ressam az önce yeni bir model edindi ve çok iyi bir ruh hali içindeydi.