Examples of using "Konzert" in a sentence and their turkish translations:
Konser hoşuna gitti mi?
O konsere gidiyor.
Konser şimdi başlıyor.
Konsere gittim.
Tom konsere gidiyor.
Onun konseri harikaydı.
Konser korkunçtu.
- Konserde miydin?
- Konserde miydiniz?
Konser bitti.
Konser nerede?
Konser nasıldı?
Bu konser müthişti.
Konserden zevk aldın mı?
Çabuk ol! Konser başlıyor.
Konser bir solo piyano ile başladı.
Konsere katılım iyiydi.
Konser başlamak üzeredir.
Berbat bir konserdi.
Konser bir başarı idi.
Onun konseri çok iyiydi.
Tom konseri severdi.
Konser çoktan başladı.
Konserime geliyor musun?
Tom'un konserden hoşlanacağını düşünüyor musun?
Konser önümüzdeki pazar günü gerçekleşecek.
Konser Milli Marş ile sona erdi.
Konser saat onda sona erdi.
Yarın akşam benim konserime gel.
- Onu konsere davet etti.
- Onu konsere gitmek için davet etti.
Onlar ne zaman bir konser verecekler?
Konseri birçok kişiyi çekti.
Tom'la bir konsere gittim.
Tom'un konseri aslında oldukça sıkıcıydı.
Konser henüz başlamadı.
Konser o kadar da harika değildi.
- Dün geceki konser hayal kırıklığına uğratıcıydı.
- Geçen geceki konser hayal kırıklığıydı.
John konsere kadar Mary'ye eşlik etti.
Konsere zamanında varacak mıyız?
Konser yaklaşık üç saat sürdü.
Önümüzdeki Pazar bir konser olacak.
Konserde bir sürü kişi vardı.
O, arkadaşına konsere kadar eşlik etti.
Konser büyük bir hayal kırıklığıydı.
Konser çok iyi değildi.
- Konsere katılım çok yüksekti.
- Konser çok iyi katılımlıydı.
Tom konserden sonra kendi el yazılarını imzaladı.
Konserime gelmiyor musun?
Tom konserime gelmedi.
Bu akşam konsere gidiyoruz.
İzlediğin son konser nedir?
Madonna'nın konseri büyük bir dinleyici çekti.
Birçok insan konsere gitti.
Konser gelecek yaz gerçekleşecek.
Konseri hepimiz sabırsızlıkla bekliyoruz.
Birçok kişi konsere geç kalmıştı.
Konserin oldukça iyi gittiğini düşündüm.
Konserden kaçma!
Bu gece konsere gidiyor musun?
Konser saat kaçta?
O, arkadaşına konsere kadar eşlik etti.
Geçen hafta konserde altı kişi vardı.
Konsere benimle gelir misin?
Tom, Mary ile konsere gidiyor.
Birlikte bir konsere gidelim.
Seninle birlikte konsere gitmek istiyorum.
Tom'un konseri sevdiğini sanmıyorum.
O akşam konsere gitmişti.
Üç binin üzerinde insan konsere katıldı.
"Tom'un konserine gidecek misin?" "Kesinlikle gideceğim."
Canın konsere gitmek istiyor mu?
- Konserde çok fazla kişi vardı.
- Konserde bir sürü insan vardı.
- Konserde bir sürü kişi vardı.
Seninle birlikte konsere gitmek istiyorum.
Ben vardığımda konser neredeyse bitmişti.
Benimle konsere gelmek ister misin?
Konserin saat kaçta başlayacağını merak ediyordum.
Bu gece bir konsere gitmeyi planlıyorum.
Tom bu ayın sonunda bir konser veriyor.
Geçen pazar konsere gitti mi?
Konser bittiğinde seyirci alkışladı.
Bu geceki konseri iple çekiyorum.
Tren yoğun kar yağışı nedeniyle ertelendi.
Dün gece konsere gitmeyi tercih ederdim.
- Konsere gitmeyi iple çekiyorum.
- Konsere gitmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.
- Konsere gitmeyi dört gözle bekliyorum.
Tom konserden hiç hoşlanmadığını söyledi.
Tom Mary'nin konserden hoşlanmadığını söyleyebildi.
Konser kısaydı fakat gerçekten iyiydi.
Yarın sabah, onlar Şakira'nın konseri için biletler satıyor.
Bu şimdiye kadar gittiğim en heyecan verici konserdi.
Keşke konser için bir bilet alsaydım.
Biz konsere bilet almak için sıraya girdik.
Konser için iki biletim var. Gelmek ister misin?
Parktaki konserimize yaklaşık 3,000 kişi gelmesini umuyoruz.
Tom çok sinirli olduğu için oyundan önce kustu.
- Konser için bilet alırken zorlandım.
- Konser için bilet alırken zorluk yaşadım.