Examples of using "Entram" in a sentence and their turkish translations:
Binalara sızıyor.
Hormonlar çağlıyor.
Japonlar bir eve girdiklerinde ayakkabılarını çıkarırlar.
- Niçin içeriye gelmiyorsun?
- İçeri girsene.
Japonlar eve girerken ayakkabılarını çıkarırlar.
uçağa binenler şöyle göz ucuyla pencereden dışarıya bir baksın
Japonya'da insanlar bir eve girdikleri zaman ayakkabılarını çıkarırlar.